Ameliyat sahası içerisinde spanç vb. cerrahi sırasında kullanılan bez materyalin unutulması hem ameliyatı yapan cerrah hem de ameliyat olan hasta açısından istenmeyen durumlardan biridir.
Ameliyat sırasında özellikle kanın ortamdan uzaklaştırılması ve ameliyat sahasının daha görülür bir hale gelmesi için “gazlı bez, ped, spanç, kompres” gibi isimler verilen, değişik büyüklükte bez materyallerin kullanılması ameliyatlarda kaçınılmaz bir yöntemdir. Ameliyat sırasında bez materyal yanında pamuk dan oluşan ve yine değişik büyüklükte materyallerde kullanılabilmektedir.
Söz konusu materyallerin ameliyat sonrasında vücuttan uzaklaştırılması gereklidir. Bu uzaklaştırma dikkatsiz yapıldığında vücut içerisinde bez materyal veya pamuk materyalden yapılan malzemeler kalabilir.
Vücut içerisinde kalan bez materyal erken ve geç dönemde farkına varılabilir.
Erken dönemde, vücut içerisinde bulunan bez materyalin kalıp kalmadığını anlamak için çok detaylı bir sayım yapılması gerekir. Cerrahi tarihi boyunca bez materyalin sayımı üzerinde cerrahi ekipleri profesyonelleşmiştir ve kısa süre içerisinde birden fazla sayım yaparak ameliyatı bilfiil yapan Cerrah, eksik spanç konusunda bilgilendirilir.
Erken dönemde ameliyat ekibinin dikkatsiz sayımı, ameliyatın çok kanlı olması nedeni ile spançların kolayca ayrılamayacak şekilde yapışması, ameliyat ekibinin ameliyat sürecinde değişmesi vb. durumlar erken dönemde ameliyat sahası içerisinde spanç kalımına neden olabilir.
Bu durumun engellenebilmesi için yine erken dönemde radyografik inceleme yapılabilir. Spançların içerisine bir unutulma durumunda müdahale edilebilmesi için yerleştirilen radyoopak madde, çekilen grafi ile ortaya konur ve cerrahi alanından spanç uzaklaştırılabilir.
Geç dönemde, vücut içerisinde unutulan bez materyaller hastada değişik zaman aralığında şikayetler oluşturabilir. Ağrı en sık karşılaşılan şikâyettir, vücut içerisinde kalan bezin oluşturacağı yapı bir kitle görünümü verebilir hatta bazı durumlarda bu tür yapılar zamanla bağırsağın içerisine girerek vücuttan atılabilir.
Vücut içerisinde kalan bir cerrahi materyal ile karşılaşıldığı zaman, hukuk sistemimiz içerisinde, 19 Kasım 1975 tarihine kadar “batın içerisinde yabancı cisim unutulmasının, ameliyatın aciliyeti, büyüklüğü” gibi nedenlerle mazur görülüyor ve bir kusur verilmiyor idi.
19 Kasım 1975 tarihinde Yargıtay’ ın vermiş olduğu bir karar ile “Unutmanın tıp dalında hoş görülmesi, müsammaha ile karşılanması mümkün olmayan kusurlu davranış olarak nitelemesi” sonucunda ameliyat sonrası unutulan yabancı cisimlere karşı yaklaşım değişmiş ve kusur aranmaya başlanmıştır.
Burada Adli Tıp açısından en büyük sorun “KUSUR KİMDEDİR ?” sorusunda verilecek cevaptır.
Prof. Dr. Ali Rıza Tümer
Adli Tıp ve Genel Cerrahi Uzmanı
Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp AD Öğretim Üyesi